Bir çay eğitimim daha bitti. Geriye dönüp bakınca evet, çayla ilgili çok şey öğrendim. Çok çay içtim, oh! Bunlar çok heyecan verici ama bundan daha önemlisi o süreçte tanıştığım insanlar ve girdiğim muhabbetlerdi sanırım.

Bu çok da çayla ilgili bir yazı değil haliyle; eğitim maceralarımı anlatmak niyetindeyim. Ciddiyim.

Öncelikle göz önünde bulundurulması gereken ilk şey şu; oraya gelen herkes ya tutkusunun peşinden gelmiş ya da kendine bambaşka bir yol bulmak için. Dolayısıyla çok büyük bir heyecan kümesi oluşmuş orda, ister istemez inanılmaz bir sinerji vardı toplantı odasında. Tanıştığım her insanın hayat hikayesinden, fikirlerinden ayrı bir etkilendim. Yaşça en minik kişi olarak “yaşanacak çok şey var”ı yaşamış insanları dinlemenin maksimum heyecanını misler gibi de yaşadım. Çok konuştum – hem de çok, çok dinledim, herkesi çok sevdim, çok sevildim, çok şey öğrendim – hayata dair. Son iki haftada ister istemez değiştirmek durumunda kaldığım gelecek planlarımın, heyecanlarımın, ufak gerginliğimin üzerine muhteşem geldi bu koca tecrübe hatta. Bir memnuniyet, bir memnuniyetti gerisi hayatın…

Kafein konusunda çok ciddi sıkıntılar yaşadım yalnız. Kahve tadımını da öğrenmeye başlayınca iş kontrolden çıktı ve son iki günü  normal bir insanın alması gereken kafein miktarını dokuza katlayacak şekilde kafein alarak geçirdim. Karın ağrımın, bir türlü tutmayan uykuların, kalp ritimlerimin dansözlüğünün hoş bir hali pek de yoktu tabi. Uykusuzluk, yol yorgunluğu ve uçakta başıma gelen tatsız olaylar serisi vs. derken döner dönmez yatak döşek hasta olmadım mı? Oldum. Kendimi çayla tedavi edebildim mi? Hayır.

Eğitimde muhteşem bi sommelier kupası hediye edildi bana, o büyük bir heyecandı, şimdi kendisi evin baş köşesinde duruyor. Denedikten sonra özel bir yazı yazma niyetindeyim. Bir de tadım yapılacak çaylar var tabii. Son iki haftadır yaptığım çay gezimin sonunda çantamda elliden fazla örnekle döndüm. Yarına yetiştirmem gereken çay tadım raporlarını düşününce kafein kaygım yine coşuyor ama olsun.

                                                                  Bunların hepsi de çay!

İki ay içerisinde de oluşturmam gereken iki tane  harman var. Harmanların yeri apayrı, hepsi ayrı bir hikaye benim için… İkisinin hikayesi de hazır aslında. Gerisi malzeme toplamaca, tadım bahanesiyle insan çağırmaca, bol çay içmece, muhabbet…

Bol tatlı çaylar!

Ece.

4 yorum var

  1. çay eğitimini nerden nasıl aldın ? böyle bir workshopa ben nerden nasıl ne şekilde katılabilirim ? istanbulda eğitimler devam ediyor mu?

    Cevapla
    • Merhabalar, İstanbul’da workshoplar devam edecek Ocak ayında da. E-mail adresinizi kaydederseniz siteye mutlaka haber veririm size.

      Cevapla
  2. böyle bir çay eğitim çalışması düzenlediğinizde bende haberdar olmak isterim.

    Cevapla
  3. Ben de çay workshoplarına katılmayı çok isterim. Yazılarınızı büyük bir keyifle okuyorum. Sevgiler

    Cevapla

Yorumunuz?

About admin