Geçtiğimiz hafta tüm İstanbulluları iyi kahveye doyuracak harika bir festival yapıldı. Galata Rum Okulu’nda 5 kata yayılmış bu festival Türkiye’de artan 3. dalga kahve akımının en iyi temsilcilerini ağırladı. (3. dalga kahve akımı ile ilgili daha çok bilgi için Petra Roasting Co.’nun sahibi Kaan Bergsen’in Omnivore İstanbul’daki konuşmasının notlarını şuradan okuyabilirsiniz.)

Etkinliğin detaylarına her yerde rastlamak mümkün, ne kadar güzel kahveler içtiğimi de buraya sıralasam bitmez. Kahve festivalinin çayla olan ilgisinden bahsetmek asıl amacım!

Bir çay uzmanı olarak, kahve festivali beni neden heyecanlandırdı?

Türkiye’de insanların kaliteli çekirdeği, doğru prosesi ve en iyi tadı seçmeye/önemsemeye başlamış olmaları gurme çayların Türkiye’deki geleceği açısından çok umut vericiydi. Ek olarak da geçmiş senelerde insanlar fincanlarında belirli tatları arıyor iken artık yeni tatlara olan merak içecekteki tüketimin temel sebeplerinden biri haline geldi, bunu tekrar görmüş oldum.

 

Bunun dışında da İstanbul’daki en iyi kahvecilerden biri olan Petra Roasting Co. ile yaklaşık bir senedir süren çay-kahve kardeşliğimiz sebebiyle stantlarında küçük bir çay tadımı yaptık. Kafeine doymuş bünyeleri rahatlatmak amacıyla Silver Needle beyaz çay, Longjing yeşil çay ve limonotlu, kırmızı biberli, elmalı harika bir Rooibos karışımı servis ettik. En iyi kahveyle, en iyi çayı yanyana getirince de çay-kahve ikilisinin güçlerini epey pekiştirmiş olduk.

İlerleyen dönemlerde çok daha çılgın tadım etkinlikleri dileğiyle!

Ece.

Yorumunuz?

About Ece Erel